Çevre dostu bina ve sürdürülebilir konstrüksiyon hızla, niş tasarımdan ana görüş olmaya doğru hızla ilerliyor. Bu olurken, dizayn uzmanları ve inşaatçıların mücadelesi maliyet, estetik, konfor ve güvenlikten taviz vermeden, çevre dostu binayı destekleyen ürünleri seçmektir. Yalıtım, tasarımcı ve inşaatçılar için ilginç bir ikilemdir. Teknik olarak tüm yalıtımlar, enerji tüketmedikleri ve enerji tasarrufu amaçlı oldukları için, "çevresel olarak faydalı"dır. Fakat, tüm ürünlerin "çevre dostu" olduğunu iddia ettiği, marketlerdeki bu ürün bolluğu içerisinde bir insan, binaya sürdürülebilir bir yaklaşımı tamamlamak için en iyi ürünü nasıl seçer? Yalıtım, binanın ömrünü devam ettirmek amacıyla tasarlandığından özel ilgiyi hak eden bir üründür.
Yalıtımın belirlenmesinde, göz önüne alınması gereken bir yığın faktör ve özellik vardır. Yalnızca geri dönüştürülmüş içeriğe veya temel maddeye bakan bir tasarımcı, bir yalıtım malzemesinin faydalarını belirlemeye yardımcı olan önemli faktörleri gözden kaçırmış demektir. Buna ek olarak, bir ürünün çevre dostu nitelikleri için yalnızca üreticinin iddialarına güvenen tasarımcı ve inşaatçılar kendilerini, ihtiyaçlarını karşılamayan ve bu sayede genel tasarımı tehdit eden ürünler seçerken bulabilirler. Tasarım uzmanları ve inşaatçılar için projelerine uygun yalıtımı seçerken, göz önüne alınması gereken önemli faktörler, yaşam döngüsü boyunca çevresel etki kadar, uzun vadede performansı ve güvenlik testi sonuçlarını da içerir.
Sahte Pazarlama İddiaları "Satın Alan Dikkat"
Yalıtım endüstrisi, birçok orta ve büyük ölçekli firma ile yüzlerce küçük üretici ve aile dükkanlarını ihtiva eder. Büyük organizasyonlar pazarlama iddialarını kontrol etmek için güçlü tüzel idarelerin faydalarına sahipken, birçok küçük organizasyonda bu yoktur. Çevre dostu binaları kaplamanın telaşı içerisinde bazı yalıtım firmalarının, belki de farkında olmadan, ürünlerinin "çevre dostu" performans özelliklerini abarttıkları görülmektedir. Güvenilir yalıtımın, "küfe dayanıklı", "yanmaz" veya "böceğe dayanıklı" olduğunu iddia eden reklamlar yaygın durumda. Ufak bir araştırma, bunların gerçekleştirilmesi zor birer iddia olduğunu hemen ortaya çıkarıyor. Örnek bir olay birkaç yıl önce, Amerika Birleşik Devletleri Çevresel Koruma Dairesi (EPA), yalıtım ürünlerinin "tarım ilaçları" olduğu iddiasında bulunan ParPac Yalıtım’a dava açmasıyla ortaya çıktı. EPA’nın satış durdurma emri, Parpac’ın reklam ve etiketlerindeki tüm tarım ilacı ibarelerini kaldırmasını gerektirdi. Ürünlerinin, yangın önlemek için kullanılan boratlar sebebiyle "böceğe dayanıklı" olduğunu iddia eden birçok firma, aynı zamanda "zehirsiz" olduğunu da iddia ediyor ki bu tam olarak incelenmemiş bir ikilemdir. Sonuç olarak müşteriler, ürünlerinin niteliklerini abartan firmalardan sakınmalıdır. Eski bir deyim olan "Eğer gerçek olamayacak kadar iyi ise muhtemelen gerçek değildir" bu duruma kesinlikle uymaktadır.
Uzun Vadede Ürün Performansı
Çevresel olarak tercih edilebilir bir ürünün temel niteliği, amaçlanan işlevini yerine getirmesidir. Yalıtımda bu, zamana bağlı termal ve akustik performansla ölçülür. İlgililer şundan emin olmalıdır ki; bir ürünün R-değeri zamanla düşüş göstermez. Gevşek-dolgu yalıtımlar için bu, uzun vadede oturma verilerinin kontrol edilmesi anlamına gelir. Örtüler için bu, sıkıştırıldıktan sonra ürünün geri esneyebileceğinden emin olmak anlamına gelir.
R-Değeri
Yalıtım her zaman, kalınlık ile değil R-değeri ile belirlenmelidir. Amerika Birleşik Devletleri’nde R-değeri deklarasyonları Federal Ticaret Komisyonu (FTC) R-değeri Kanunu (16 CFR Bölüm 460) ile idare edilir. R-değeri Kanunu inç başına düşen R-değeri deklarasyonlarını yasaklamaktadır. Çünkü FTC’ye göre - "R-değerleri doğrusal değildir, ve ürünün termal direncini inç başına R-değeri cinsinden belirten etiketler ve diğer promosyon malzemeleri, müşteriyi aldatmaktadır." (44 Fed. Rg. 50, 234)
FTC, R-değerinin daha büyük kalınlıklarda ne kadar azaldığı tam olarak belirtildiği takdirde, bir dizi inç başına R-değeri listelenebileceğini belirtmektedir. Gerçekten de kural, bir dizi R-değeri verildiğinde şu açıklama metninin de dahil edilmesini gerekli kılıyor: "Bu yalıtımın inç başına R-değeri, kalınlıkla birlikte değişim göstermektedir. Yalıtım kalınlaştıkça, inç başına R-değeri düşmektedir." (16 CFR 460.2016)
Bazıları, hava sızıntısı için R-değerinin göz ardı edilebileceğini söylüyor. Bu doğru değildir. R-değeri Kanunu’nda, R-değerinin hava sızıntısı veya herhangi başka bir faktör için göz ardı edilebileceğini açıkça belirten ya da bu yönde bir ipucu verebilecek hiçbir madde veya ifade kesinlikle bulunmamaktadır. Böyle bir iddia asılsızdır. Hatta FTC’ye göre R-değeri "müşterilerin o olmadan mantıklı satın alma kararları veremeyeceği, yalıtım etkinliğini ölçen, tek önemli bilgidir". FTC tarafından, R-değerinin termal performanstaki nihai belirleyici olduğunun saptanması amacıyla esas alınan kamu kayıtları açıkça göstermiştir ki; bir yalıtım malzemesinin R-değeri, müşterinin yalıtım malzemelerinin termal performansını karşılaştırmasındaki mevcut tek ölçüdür. FTC değiştirilemez bir kesinlikle, termal performansı göstermek için kullanılabilecek diğer ölçüleri reddetmiştir: "Amaca uygun başka bir performans kıstası yoktur... R-değeri, tipik alıcının yalıtım ürününü değerlendirebilmesini sağlayan, tek ölçüttür."
Çevre dostu içerik
Çevre dostu bina hareketi, yalıtım endüstrisinde yeni fikirleri harekete geçirdi. Yiyecek ürünlerinden artık giysi malzemelerine kadar, çeşitli geleneksel olmayan malzemelerden yapılan ürünler, kısıtlı olsa da pazarda boy göstermeye başladı. Bu ürünler yüzeysel olarak çevre dostu özelliklere sahip gibi görünse de R-değeri stabilitesi, uzun vadede yangın performansı, esneklik ve oturma için test edilmemiş olabilirler.
Yeni "çevre dostu" ürünler arasından seçim yapmanın telaşı içerisinde bazıları, on yıllardır kullanılmasının etkisiyle, geleneksel ürünlerin çevre dostu olmaması gerektiğini varsaymaktadır. Camyünü, kum ve geri dönüştürülmüş cam hurdası kullanılarak üretilir. Kum, dünya üzerindeki en bol malzemelerden biridir ve yenilenebilir bir kaynaktır. Cüruf yünü yalıtımı, çelik üretimin bir yan ürünü olan fırın cürufundan yapılmaktadır. Diğerleri ilk iş olarak cürufun kıyıya doldurulan toprağa ulaşmasını önlerken, bazı cüruf yünü üreticileri ihtiyaçları olan cürufu doldurulmuş topraktan geri kazanacak kadar ileriye gittiler. Bu ürünler çevrenin korunmasına yardımcı olmaktadır. Çevre dostu olması için her zaman yeni olması gerekmez.
Sağlık ve Güvenlik Testi
Çevre dostu yapı tasarımcıları, seçtikleri ürünlerin güvenliği üzerine de düşünmelidir. Her ürün derinlemesine test edilmemiştir. Test edilmemiş olup da güvenli olarak lanse edilen ürünlerden sakınınız. Bu, bahsedilen ürünlerin güvenle kullanılamayacağı anlamına gelmez. Ancak şartname hazırlayıcıları, üreticilerden ve bağımsız kaynaklardan detaylı sağlık ve güvenlik bilgisi isteyerek, ürünler üzerindeki ödevlerini iyi yapmalıdır. Eğer sağlık ve güvenlik bilgisi halihazırda ulaşılabilir değilse bu doğal karşılanmamalıdır. Tasarımcı bu kimyasalların güvenlik talimatlarını sadece yalıtım üreticisi ile değil, aynı zamanda bu kimyasalın üreticisi veya Amerika Kimyasal Üreticileri Birliği ile kontrol etmelidir. Yalıtım üreticisinin yol göstericiliği, kimyasal malzeme üreticisinin yol göstericiliğine kıyasla daha sınırlı olabilir. Bu durum, güvenlik açısından yanlış anlaşılmalara sebep olabilir. Bu önemli adımı atlamayın.
Ana Nokta
Konstrüksiyona uygunluk, paketleme miktarı, üretiminde harcanan enerji vb. birçok etken, çevre dostu yalıtım malzemesi seçilirken göz önünde bulundurulmalıdır. Birçok üretici veya onların mümessili, ürünlerine ömür analizi yapmaktadırlar. Yalıtımın çevre dostu özelliklerini yargılarken, ilgili kriterleri anlamak için acele etmeyin.
Herhangi bir bina yalıtımı tarzı çevremiz açısından faydalıdır ve kanunda bulunan minimum sınırdan daha fazla yalıtım kullanmak, proje içerisinde bulunan çevre dostu ve sürdürülebilir tasarım seçeneklerini tamamlamaktadır. Yan duvarlara, bodrum ve çatı arasına yalıtım yapmak bina içerisinde konfor sıcaklığına ulaşmak için gerekli enerji miktarını düşürürken aynı zamanda nihai kullanıcılara birçok ek fayda sağlar. Ancak, "yeşil" yapı tasarlarken ve inşaa ederken malzemenin uzun ömürlü olması, değeri ve sürdürülebilirliği gibi özelliklerine mutlaka bakılmalıdır. Yüzeye doğru bakın ve spesifik projeler için en uygun olan yalıtım malzemesini seçin!
Taş ve Camyünlü Yeşil Binalar
Enerji Tasarrufu Birliği’ne göre, şu anda yıllık olarak, Amerika Birleşik Devletleri içerisindeki özel, ticari ve endüstriyel tesislerde bulunan yalıtım ile 23,5x1015 Btu enerji ile 177,1bn$ ve 403,1 Mt karbon tasarrufu sağlamıştır. Sözü geçen cam ve taşyünü yeşil binaların en büyük savunucusudur. Ancak, yeşil bina projesinin ihtiyaçlarını göz önüne aldığında, cam ve taşyününün kendilerine özgü birçok özelliği sebebiyle tasarımcılar tarafından şiddetle düşünülmelidir. Öncelikle bu malzemeler 80 yıldır güvenli bir şekilde kullanılmaktadır. Yeşil bina pazarında zamanı geçmiş malzemeler, genelde modası geçmiş olarak nitelendirilir. Ancak en iyi inşaat sırasında yönlendirilen yalıtım söz konusu olduğunda, R-değerini uzun süre kaybetmeyen bir yalıtım malzemesi seçmek gerekli olacaktır.
Camyünü ve taşyünü gibi sentetik fiberler, standart kavitelerde en yüksek R-değerlerini hedefleyebilir. Bu önemlidir. Başka hiçbir tekil yalıtım malzemesi 2x4’lük bir kavitede R-15 değerini sağlamaz. Dış köpük kaplama kavite yalıtımları gibi bütün diğer yalıtım malzemeleri karma sistem kullanmaktadır. Bu durum bazı projeler için uygun, fakat bazıları için uygun olmayabilir. Cam ve taşyünü, tasarımcılara, müteahhitin uygulamalarına müdahale etmeden, istenen R-değerlerine ulaşmaları için son derece esnek bir yöntem sağlar. Ömür açısından bakıldığında ise, cam ve taşyünü sürdürülebilir bina yapımı için çok yerinde tercihler olur. Bunlar çok az miktarda enerji tutarlar. Kullanıma hazırdırlar. Fiyat açısından verimlidirler. Geri dönüşümlü malzeme kullanırlar, hızlı yenilenebilir ve atık malzemelerden yapılırlar. Güvenli monte edilebilir ve kullanılabilir ve verimli bir şekilde paketlenip taşınabilirler.
"First Environment" tarafından yapılan bir çalışmaya göre, cam ve taşyününün üretim sürecinde harcanan güç tüketimi, selüloz dahil olmak üzere birçok yalıtım malzemesinden daha düşüktür. Bu durum bazılarına şaşırtıcı gelebilir. Ancak orijinal gazete kağıdının da üretimini göz önünde bulundurarak cam ve taşyününün ömürleri selüloz ile kıyaslandığında cam ve taşyününün üretim sürecinde güç tüketiminin selüloza kıyasla daha düşük olduğu görülmektedir. Ek olarak, cam ve taşyünü, Enerji Tasarrufu Birliği’nin yayınladığı rapora göre, üretildiğinin ilk yılında tek başına, üretilirken harcanan enerjinin 12 katının tasarrufunu sağlar.
Yeşil Binalarda Yalıtımın Azamileştirilmesi
İlginçtir ki, yeşil ve sürdürülebilir binaların yalıtımı söz konusu olduğunda, söz dönüp dolaşıp malzemenin kendisine gelmektedir. Gerçekte asıl önemli olan hangi malzemenin seçildiği değil, ne kadar kullanıldığıdır. Yeşil binalar enerji verimliliği olan binalar olmalıdır ve enerji verimliliği sadece verimli malzemeleri kullanarak değil, aynı zamanda ısıl yalıtımı azamileştirecek malzemeler kullanılarak artırılabilir. ABD’de bulunan binalar, toplam enerjinin %40’ını kullanmaktadırlar ve enerji verimliliği asla sadece sözde kalmamalıdır.
Bir binada enerji verimliliğini etkileyen etkenler (bina kaplaması ve ekipmanlar) projenin gereklerini yerine getirecek şekilde enerji verimliliğini azamileştirmek için çok dikkatli seçilmeli ve inşa edilmelidir. Bu seviye, asla kanunların minimum gereklerini sağlayacak şekilde olmayacaktır. Sürdürülebilirlik sadece puanları toplamak ve geri dönüşümlü malzemeleri saymak değildir. Binanın aynı zamanda güzel, güvenli, rahat ve maliyet etkinliğinin içinde yaşanacak ve çalışılacak kadar olması gerekmektedir. Yalıtım, diğer bütün yeşil yatırımları (güneş enerjisi, yüksek verimli cihazlar, vb) amorti eder ve bina ekipmanları yıprandığında binanın halen işlevini yerine getirmesini sağlar.
Bir binayı yeşil yapmak için tercihleriniz ne olursa olsun, yalıtım ve enerji verimliliği yeşil binaların omurgasını meydana getirmektedir.